Denizcilikte sürdürülebilirlik, eğitim ve kurumsallaşma ile sağlanacak

MDN İstanbul

Türk Armatörler Birliği ve İMEAK Deniz Ticaret Odası tarafından ‘21. Yüzyılda Değişen Gemi İşletmeciliği/Deep Dive’ panel ve eğitimi gerçekleştirildi. Açılış konuşmasında Türk denizciliğinde eğitimin önemini vurgulayan Türk Armatörler Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bedri İnce, “Türk Armatörler Birliği rekabet için Türk deniz taşımacılığında eğitimin gerekliliğine inanmaktadır. Artık sadece gemide çalışan personellerimizin değil, şirketlerimizde çalışan personellerimizin de eğitimler almasını teşvik edeceğiz. Bugünkü faaliyetimiz de bu düşüncelerimizle bağlantılı olarak yapılmaktadır. Bundan sonra da belirli bir planda bu tür etkinlikleri gerçekleştirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Denizcilik sektöründe eğitim alanındaki gelişmelere bağlı olarak teknolojide de hızlı mesafeler kat edildiğini anlatan İMEAK Deniz Ticaret Odası Başkanı Tamer Kıran, insansız gemilerin ütopya olmadığına dikkat çekerek, “Mayıs 2018’de Rolls Royce firması İngiliz Finferries ile iş ortaklığı yaparak Finlandiya’da Parainen ve Nauvo arasındaki yolculukta dünyada ilk kez tam otonom bir feribotun kullanıldığını açıkladı. Benzer teknolojileri sektör temsilcilerimiz yeterli Ar-Ge çalışmaları ve devlet desteği ile ülkemizde hayata geçirebilmeli,” dedi.

“Finlandiya otonom gemilerde mevzuat değişikliğini onadı”
Bazı Kuzey Avrupa ülkelerinin otonom teknolojileri desteklediğine işaret eden Başkan Kıran, “Bu yılın Haziran ayında Finlandiya parlamentosu, bu teknolojilerin hayata geçirilmesine ve yaygınlaşmasına imkan sağlayacak asgari gemi idare şartlarında bir dizi mevzuat değişikliğini kendi ülkesi için onayladı. 1 Temmuz 2018’de yürürlüğe giren bu yeni yasa, Finlandiya’nın batı kıyısındaki otonom gemilerin deneme çalışmalarını kolaylaştırdı” diye konuştu. Diğer taraftan otonom gemilerin deniz taşımacılığında verimliliği artırdığını da kaydeden Kıran, IMO’nun bu alanda da çalışmalar yaptığını söyledi.

“Dokuz ayda deniz taşımalarının yüzde 11’i Türk bayraklı gemilerle yapıldı”
Türk bayraklı taşımalarda 2018 yılı Ocak-Eylül ayı verilerini değerlendiren Kıran, “Baktığımızda bu dokuz aylık dönemde limanlarımızda elleçlenen toplam yük miktarı 386 milyon ton, bunun yüzde 11’nin Türk bayraklı gemilerle, kalan yüzde 89’unun yabancı bayraklı gemilerle taşındığını görmekteyiz. Bu, armatörlerimiz için, Armatörler Birliği için irdelenmesi gereken bir konu” değerlendirmesinde bulundu. Filo olarak 2003’ten bu yana kayda değer bir büyüme elde edildiğini ifade eden Kıran, “Bu anlamda biz, Türk armatörleri olarak yabancı bayrakta kalmaya devam edecek miyiz, yoksa Türk bayrağına dönecek miyiz? 2003 yılından itibaren filomuzun büyüklük anlamında geldiği yer ortada, ama Türk bayrağı olarak değil yabancı bayrak anlamında büyümüşüz” şeklinde konuştu.

“Eğitim hem kaza oranını hem de sigorta primini azalttı”
Arkas Deniz Ticaret Filosu Başkan Yardımcısı Ali İbrahim Kontaytekin, Dokuz Eylül Üniversitesi ile personelin eğitimi konusunda ortak bir çalışma içerisinde olduklarını belirterek, “Önce kaptan, zabit, güverte personellerinin eğitimi konusunda faaliyetlere başladık. Sonra kaza oranımız giderek düşmeye başladı. Simülasyon modeliyle kaptanlara ve zabitlere melek kazandırıcı eğitimler verdik. Sigorta primlerimiz 10 sene öncesine kıyasla yarı yarıya düştü. Bu eğitimlerin sonunda armatör kazandı” diye konuştu.

“Geleceğin armatör adayları kendisini eğitmiyor”
Er Denizcilik Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Ergenç, yakın zamanda denizcilik sektöründe dümene geçecek armatörlerin kendisini yeterince eğitmediğine dikkat çekerek, “Genç armatör adayları eğitim süreçlerine katılmıyor, diğer teknik bilgileri almadan üst seviyelerde yönetici adayı oluyorlar. Bu konuda Türk armatörleri olarak hatayı bizler yapıyoruz. Kendimizi ve gelecek armatör adaylarını çok iyi yetiştirmemiz lazım. Bu tecrübeye sahip olduktan sonra seviyemizi yükseltebiliriz. Aksi halde yeterince tecrübe sahibi olmadan, bilgi ve eğitim olmadan bu iş yürümez. Karaya otururuz, çok büyük zararlar görürüz” şeklinde konuştu.

“Birçok şirketin etik değeri yok”
Bazı şirketlerin ‘kervan yolda düzülür’ mantığıyla kurulduğuna dikkat çeken İnce Denizcilik DPA ve Teknik Müdürü Yaşar Canca, “Bu tarz şirketler, başına herhangi bir şey geldikten sonra önlem alan şirketlerdir. Bu durum bizim birçok şirketimizde var ve sektörümüzün de önde gelen sorunları arasında yer alıyor. Türkiye’de hep kişiler üzerinden, liderler üzerinden sistemler kurmaya çalıştık, en büyük sıkıntımız da bu yüzden oldu. O yüzden kişi liderinden çok sistemin liderliği ön planda olmalı. Özellikle aile şirketlerinde her biriminin başında aile bireylerinin yer alması bizi ciddi bir sıkıntıya sokar. Aile bireyi suç işlemez, işlese de hoş görülür. Peki suçlu kim? Bunu rapor etmeye kalksanız siz suçlu duruma düşersiniz. Bu tarz şirketlerin kendi içerisinde çıkmazları var. Bunu göremezseniz 5 yıl içerisinde bu tarz şirketler Türk denizcilik sektöründe teknolojiye yenik düşecekler. Zaten dünyada orta dereceli lokal sermayelerin yok edilmesi sürecine giriyoruz, çok dikkatli olmalıyız,” diye konuştu.

Bunu Paylaşın