Dolarda yeni döneme girildi

MDN İstanbul

Büyüme oranındaki yavaşlamayla kritik bir döneme giren Türk ekonomisinde ilgi çekici gelişmeler yaşanıyor. Bir yandan
derecelendirme kuruluşlarından gelen iyi haberlerle rahat bir nefes alan para piyasaları, doların artışı ve Merkez Bankası’nın faiz indirimiyle birlikte yönünü belirlemeye çalışıyor

Moody’s’in not artışıyla birlikte Türkiye ekonomisi tam anlamıyla ‘Şampiyonlar Ligi’ne yükseldi. Ancak not artışıyla birlikte neredeyse 1 yıla yakın bir süredir 1.78-1.80 TL bandında seyreden doların da ateşi yükseldi. Not artışının ardından 2 haftada dolar 7 kuruş yükseldi ve 184-1.86 bandına oturdu. TL hem dolar karşısında hem de sepet bazda son 1 yılın en yüksek seviyelerine ulaştı. Peki bundan sonra ne olacak? “Notumuz artmasına rağmen dolar neden yükselişe geçti?” Neredeyse herkesin kafasında bu soru var. Doların ve yüzde 50 Euro yüzde 50 dolardan oluşan Türk Lirası sepet değerinin yükselişinde nelerin etkili olduğunu aşağıda sıralayacağız. Ancak hemen belirtelim ki, bankacılar, dolarda artık yeni bir döneme geçildiği ve kurda 1-78-1.80 TL bandının artık pek mümkün olmadığını belirtiyor. Doların 1.90 TL’li seviyelere kadar yükselebileceğini belirten bankacılar, ancak dalgalanmaların ardından kurun 1.85-1.87 TL aralığında dengeye geleceğini ve bu seviyelerin artık alışılması gereken yerler olduğunu belirtiyor.

İhracatçı için merkez bankası destekliyor
Dolarda yükselişin en önemli nedenlerinden biri, Merkez Bankası’nın 1 ayda 1 puan faiz indirmesiyle birlikte Türk Lirası’nın cazibesini yitirmesi ve Brezilya, Rusya, Hindistan ve Şili gibi ülkelerin artık TL’den daha iyi getiriler sunması. Bunun yanı sıra doların dünyada tüm para birimlerine karşı değer kazanması da kurdaki yükselişte etkili oluyor. Öte yandan İMKB’deki şirketlerin yabancı hissedarlarına yaptığı temettü ödemeleri ve buradan kaynaklı 5 milyar dolara yakın bir para çıkışının beklenmesi de kur üzerinde baskı yaratıyor. Dolar ve döviz sepetindeki bu çıkış, Merkez Bankası’nı da memnun ediyor. Çünkü düşük kur nedeniyle ihracat hedefin altında kalıyor ve kur savaşlarının yaşandığı bir dönemde Türk İhracatçısı dünya pazarında rekabet etmekte zorlanıyor. İşte bu sebepten dolayı Merkez Bankası’nın kurdaki yükselişe müdahale etmek bir yana destek verdiği biliniyor.
Tam da bu gelişmelerin yaşandığı bir ortamda ABD Merkez Bankası’ndan gelen açıklamalar ve üzerine Çin’in imalat sanayi üretim endeksi rakamları piyasaları allak bullak ederken doların ateşinin düşmeyeceğinin de göstergesi oldu. FED Başkanı Bernanke, tahvil alım miktarlarında gidilebilecek erken bir indirim kararının genel ekonomik gidişatı olumsuz etkileyebileceğini açıkladı. Bernanke tahvil alımlarında azaltıma gidilebilmesi için ekonomide önemli bir toparlanma olması gerektiğine vurgu yaptı. Öte yandan Çin’den gelen olumsuz haberler de ekonomiyi ve dünya ticaretini olumsuz etkileyecek nitelikte. Çin’de imalat sanayi PMI endeksi son 7 ayın en düşük düzeyine geriledi. Küresel ekonomideki zayıflığa rağmen Asya ekonomilerinin göreceli olarak güçlü kalması yatırımcıların umut bağladığı noktalardan birisiydi. Ancak, bu umutların merkezi durumundaki Çin’den gelen zayıf veriler moralleri bozmaya yetti. Petrol, bakır gibi emtiaların fiyatları hızla düşerken, altın tırmanışa geçti. Buna ilave olarak Japonya’da uygulanan riskli para politikası deneyinin işe yaramaması durumunda Japonya’yı pek de iyi günlerin beklemiyor olması ayrı bir risk unsuru. İşte tüm bu nedenlerden dolayı dolardaki tırmanışın sürmesi bekleniyor.

ETİKETLER:
Bunu Paylaşın