Petroldeki tırmanışın faturası 1.5 trilyon dolar

MDN İstanbul

“Küresel ekonomi durgunluğun eşiğine gelebilir” diyen Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başekonomisti Fatih Birol, yüksek petrol fiyatları nedeniyle ithalat faturasının önde gelen ekonomiler için 1.5 trilyon dolar artacağını açıkladı

Avrupa Birliği ve ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarını sıkılaştırması petrol fiyatlarında tansiyonu bir türlü düşürmüyor. İran’a yönelik yaptırımların fiyatlar üzerinde oluşturduğu baskıyı kırmak için hem Uluslararası Enerji Ajansı hem de Suudi Arabistan’dan gelen arzın artırılabileceğine yönelik açıklamalar bile fiyatlarda bir gevşemeye yol açmazken, piyasaların İran’a düzenlenmesi planlanan olası bir operasyonun doğuracağı sonuçları fiyatlaması mart ayı içinde petrol fiyatlarını 130 dolar’a kadar çıkardı. 2011 sonunda petrolün 109 dolar olduğu göz önüne alınırsa fiyatların 3 ay gibi bir süre de yüzde 19.3 gibi bir yükseliş kaydettiği görülüyor. Mart ayı sonu itibarıyla ise fiyatlar yapılan bütün açıklamara rağmen 127 dolar seviyelerindeydi. Bu da fiyatlarda yılbaşına göre yüzde 16.5’lik bir artışa işaret ediyor. Fiyatların bu seviyelere tırmanmasının ardından Suudi Arabistan Petrol Bakanı Ali Naimi petrol fiyatlarının fazlasıyla yüksek olduğunu, arz-talep dengesini yansıtmadığını ve gerekirse Suudi Arabistan’ın üretimi yüzde 25 artırılabileceğini açıkladı. Ancak üretimin arttırılması ek üretim kapasitesini azalttığından piyasalarda önemli bir rahatlamaya yol açmadı. Bu arada İran’ın petrol ihracatının martta ciddi oranda gerilediği bildirildi. Danışmanlık şirketi PetroLogistics, İran’ın günlük ortalama petrol ihracatının 300 bin varil azalarak 1 milyon 900 bin varile gerilediğini açıkladı.

Küresel ekonomi durgunluğun eşiğine gelebilir

Peki petrol fiyatlarında yaşanan bu tırmanış ne anlama geliyor? Bu yükselişin küresel ekonomiye ve Türkiye ekonomisine faturası ne olacak? İsterseniz gelin bu soruların cevabını Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başekonomisti Fatih Birol’dan alalım.
Birol, yüksek petrol fiyatları nedeniyle ithalat faturasının önde gelen ekonomiler için 1.5 trilyon dolar artacağını açıkladı. Birol, böyle bir yükün dünya ekonomisini durgunluğun eşiğine getirebileceğini belirtti.
Petrol fiyatlarında yaşanan hızlı tırmanışın en kötü vurduğu ülkelerden biri ise enerji ithalatçısı Türkiye. 2011 yılında 80 milyar dolar’a dayanan cari açığı düşürmek için iç tüketime yönelik önlemler alan ve ekonomide yumuşak iniş yapmak isteyen Türkiye ekonomisi, yükselen petrol fiyatları ile birlikte önemli yara alıyor. Türkiye açısından petrol fiyatlarındaki 10 dolar’lık yükseliş yıllık bazda cari işlemler dengesinde 4-4.5 milyar dolar açığa, enflasyonda ise yarım puanlık yükselişe yol açıyor. Merkez Bankası’nın enflasyon raporunda 2012 yılı ortalama Brent petrol varil fiyatı 110 dolar olarak tahmin ediliyor. Şu an fiyatın 127 dolar/varil olduğu gözönüne alındığında fiyatların yüksek seyrini koruması Türkiye ekonomisine ilişkin görünümü bozuyor. Ekonomide yaşanan bu bozulma dolar kurunu da olumsuz etkiliyor. Nitekim 1.73 TL seviyelerine kadar düşen dolar, mart ayı sonuna doğru 1.82 TL’lere kadar dayandı. Merkez Bankası’nın aldığı önlemler dolar’ı yeniden 1.79 TL’lere indirse de petrol fiyatlarının yükseliş trendini koruması dolar’ın da tansiyonunu yükselteceğe benziyor.

ETİKETLER:
Bunu Paylaşın