Türk kılavuz kaptanları 115 bin 823 gemiye hizmet verdi

MDN İstanbul

Türk Kılavuz Kaptanlar haftası kapsamında, Kılavuz Kaptan ve İnsan Faktörü konulu panel, Üsküdar Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği tarafından düzenlenen Panel’in açış konuşmasında söz alan Kılavuz Kaptanlar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Arslantürk, denizde güvenlik konusunda kılavuzluk hizmetlerinin önemine işaret ederek, “Gemi, liman ve deniz çevresi ile ilgili emniyet unsurlarına bakıldığında Kılavuzluk mesleği ilk sırada yer almaktadır. Deniz Ticaret Odası’nın yayımladığı rapora göre, 2018 yılında Türkiye’de 69 limana uğrak yapan 72 bin 300 gemiye kılavuzluk hizmeti verildi. Bu sayıya İstanbul Boğazı’ndan geçiş yapan 23 bin 565 gemi, Çanakkale Boğazı’ndan geçiş yapan 19 bin 958 gemi eklendiğinde, 448 kılavuz kaptan tarafından toplam 115 bin 823 gemiye kılavuzluk hizmeti verilmiştir. Gerçekleşen hizmet sayısı ve içerisinde barındırdığı gemi tipi, gemi personeli, coğrafi ve çevresel koşullar gibi sürekli değişkenlik gösteren kriterler dikkate alındığında, kılavuzluk hizmeti ve insan faktörü anlaşılması ve araştırılması önem arz eden bir konu. En temel tanımı ile insan faktörü; herhangi bir sistemde belirli bir iş ortamı için insanların birbiriyle, makinelerle, yönetimsel sistemlerle fiziksel ve psikolojik olarak nasıl etkileşimde bulunduklarının araştırılmasıdır. ‘Kılavuz Kaptan ve İnsan’ paneli ile amaçlanan emniyetli bir kılavuzluk hizmeti için kılavuz kaptanın; insan, gemi ve belirli yönetimsel sistemlerdeki yazılımlar ve prosedürlerle etkileşimindeki; liderlik, takım yönetimi, etkin iletişim, anlaşmazlık, çatışmadan kaçınma, bilginin işlenmesi, risk değerlendirilmesi, proaktif düşünme ve beklenmedik tehlikeleri savuşturma, durumsal farkındalık, yorgunluk ve stres yönetimi gibi konular, alt başlıklarıyla incelenerek mesleki gelişime katkı sağlanması hedeflenmektedir” dedi.

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Denizcilik Bilimleri Fakültesi Doç. Dr. Özkan Uğurlu ise yaptığı sunumda gemi kazalarındaki süreçlerin oluşumunu ortaya koyan H-FAC’s sistemine ilişkin bilgi vererek, “Sistemin en güzel özelliği, birçok sektöre adapte edilebilir bir yapıda olması. H-FAC’s sistemi kaza oluşumunu size seviye seviye açıklar fakat kaza nedenleri arasındaki ilişkiyi ortaya koymaz. Sistemin kendi içerisinde barındırdığı bu özellik, aslında bu sistemin bir dezavantajı. Bundan dolayı H-FAC’s’ı tamamlayacak bir kaza analiz metoduna ihtiyaç var. Biz bu alandaki eksikliği gidermek ve kazalar arasındaki ilişkiyi ortaya koymak adına nöron network ağı tarzında çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmamızı 1 ile 1,5 yıl içerisinde tamamlamayı planlıyoruz. Bu ağ ile hem Karadeniz’de meydana gelen gemi kazalarını, hem teknolojinin gemi kazaları üzerindeki etkisini, hem de Türk Boğazları’nda gemi kazalarının oluşumundaki bağı ortaya çıkarmayı hedefliyoruz. İlave edeceğimiz bu sistemin bütün gemilerde çalışacağını düşünüyoruz” dedi.

Panel’in moderatörü Koç Üniversitesi Denizcilik Formu Kurucu Direktörü Tümamiral (E) Cem Gürdeniz ise kılavuz kaptanlığın stratejik bir meslek olduğuna dikkat çekerek, “Kılavuzluk bir devletin onurudur. Çünkü size can ve mal emanet ediliyor. Boğaz’da bir olay yaşandığı zaman bu durumun uluslararası etkileri olabiliyor. Meslek ve risk grubu olarak kılavuz kaptanlık, stratejik meslekler arasında yer alıyor. Kılavuz kaptanların yarattığı etki, yaptıkları iş bakımından uluslararası sözleşmelere de etki edebiliyor” şeklinde konuştu.

Bunu Paylaşın